Çocukluğunu hatırla. Top oynadığın; çelik çomak, saklambaç, körebe oynadığın günlerini bir düşün. 30 yaşından 40 yaşından hatta 50/60 lı yaşından mı bakarsın bir geriye bak anlamadan geçirdiğin yılların yalan olmuş. Bir bugününden bak geçmişten nen kalmış neyin kalmış. Bir bir gömüyorsun sevdiklerini amca dayı arkadaşın komşun dediklerini. 40-50-60 yılını yemiş bitirmişsin geçmiş bir saniye bir an bile etmiyor. Bir bak şu anki yaşından sonrasına nen kalmış neyin kalmış kaç yılın kalmış, kaç yıl daha yaşarsın. Geçmişinde önünde yaşayacağın yıllardan çok daha fazlasını yaşamış tüketmişsin. Önünde az kalan yıllarınıgeçmişteki yıllarına eklediğinde bir saniye kadar edeceğini mi sanırsın? Bile bile geçmiş yıllarına da gelecekteki yıllarını eklemeyecek misin. Arada hastalanıp çarpılıp erken ölebileceğin de ihtimallerde varken, göz göre göre yaşaya yaşaya dünyanı terk edip gideceğini düşünmez akletmez misin? Tükendiğini ve ömrünü tükettiğini bilmez misin? Uyansak mı? Uyanıp iyi insan, hayırlı insan, seçkin insan, hayır seven insan olsak; gönül alsak, dua alsak olma mı? Biz müslümanlığı dahası mü’minliği sadece şahsi ibadetlerimiz olan namaz oruç zekat hacdan ibaret olduğunu mu sanırız? Okumak olduğunu ahlak olduğunu, doğruluk dürüstlük hak hukukilik olduğunu, faydalı hayırlı iyi insan naif insan olmak olduğunu, bunun için gayret etmemiz gerektiğini bilmez miyiz? Gülen insan hatır soran gönül alan yardım eden insan olmamız gerektiğini yüce yaradanın da bizden bunu istediğini asıl sınavımızın da bu olduğunu bilmezmiyiz? Mal da yalan mülk de yalan var biraz da sen oyalanm diyen şairi biliriz sözlerini duyar söyleriz de kendimize gene de konduramayız uçmaklığı. Severiz aldanmayı. Ölüm gerçeğinin istemesek de bize de çatıp, zangır zangır sarsıp nefesimizi tıkayacağını, buraya kadarmış, keşke! eyvah! diyeceğimizi bilmez miyiz? Allah dünyada iyilerden olabilmeyi başarmışlardan, hepimizi gerçeklere uyananlardan eylesin. Mvo
|